Posts Tagged ‘güllaç tarifi’
Geleneksel ramazan tatlımız güllacı ben iki şekilde yaparım. Birincisi gül böreği şeklinde ikincisi ise yufkaları tek tek ıslatarak bir borcama dizer, aralarına da ceviz koyarım.
15. yüzyıl ortalarına kadar Osmanlı’da halk mısır nişastasından yufka açıp stoklar ve havayla temas halinde olduğu için kuruyan bu yufkaları süt ve şekerle ıslatıp yerdi. Zamanla içine gülsuyunun da eklenmesiyle ortaya “güllü aş” ismi verilen tatlı çıktı ve (tıpkı “sütlü aş”ın “sütlaç”a dönüşmesi gibi) ismi “güllaç” oldu. Kullanıma hazır kuru güllaç yapraklarının iki yılda tüketilmesi gerekiyor. Ancak havadar olan, fazla güneş ışığı almayan, rutubetsiz ortamlarda bu yapraklar 10 yıl saklanabiliyor. Güllaç, sütlü olduğundan iftardan sonra rahatlıkla yenebilecek, hazmı kolay ve hafif bir tatlıdır. Sarayda da bu özelliğiyle çokça tercih edilmiştir.Günümüzde arzuya göre koyulan gülsuyu,Osmanlı Mutfağı’nda ferahlatıcı etkisi olduğu gerekçesiyle mutlaka eklenirdi. Uzmanlar içerdiği protein, B ve E vitaminleri nedeniyle güllacın bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiğini, bu vitaminlerin sakinleştirici ve stresi azaltıcı etkileri olduğunu, oruçtan ötürü düşen kan şekerinin normal seviyesine gelmesine yardımcı olduğunu ifade ediyor.
MALZEMELER:
- 8 yaprak güllaç
- 8 su bardağı süt
- 3,5 su bardağı toz şeker
- 2 su bardağı ceviz
- 2 yemek kaşığı gül suyu
YAPILIŞI:
- Güllaç yapraklarını mutfak makası ile ikiye bölün.
- Sütü şekerle kaynatın. İnmesine yakın gül suyunu da ilave edin.
- Hazırladığınız güllaç yapraklarından bir tane alıp, önce sütle ıslatın sonra da arasına ceviz koyun.
- Gül böreği gibi sarın ve bir borcama dizin.
- Tüm yaprakları bu şekilde yaptıktan sonra kalan sütlü şerbeti tekrar kaynatın ve sıcak sıcak güllaçların üzerine dökün.